Yunan adalarına kapıda vize ne zaman başlayacak? Dışişleri Bakanlığı: Atina tarafıyla hazırlıkları görüştük

Türkiye ile Yunanistan arasında kapıda vize uygulamasının bahar aylarında hayata geçmesi bekleniyor. Ege’deki 10 Yunan adasında geçerli olacağı belirtilen kapıda vize uygulaması için Atina yönetiminden yapılan son açıklamada, 30 Mart tarihinin hedeflendiği belirtilmişti.

Konu, Türkiye-Yunanistan Siyasi Diyalog Toplantısı’nda da ele alındı.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Aralık 2023’teki Atina ziyareti sırasında Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis tarafından duyurulan, Türk vatandaşlarının 10 Yunan adasını turistik ziyaretlerine yönelik vize kolaylığı (kapıda vize) uygulamasındaki son durum ve hazırlıklar gibi olumlu gündemlerin bu toplantıda masaya yatırıldığını söyledi.

ATİNA YÖNETİMİ: 30 MART’TA BAŞLAMASINI UMUYORUZ

Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgo Gerapetritis, Yunan parlamentosunda kapıda vize uygulamasına yönelik bir soru önergesini cevaplandırırken, “Önemli bir çalışma yapılıyor. Herhangi bir gecikme söz konusu değil.” dedi. Bakan Gerapetritis, ilk aşamanın 30 Mart’ta başlamasını umduklarını söyledi.

Yunanistan’ın Göçten Sorumlu Bakanı Dimitris Kairides’in daha önce yaptığı açıklamaya göre, Türk vatandaşlarının vizesiz gidebileceği adalar şöyle:

1.Sakız Adası
2.Midilli Adası
3.Rodos Adası
4.Samos Adası
5.Kos Adası
6.Meis Adası
7.Patmos Adası
8.Leros Adası
9.Kalimnos Adası
10.Simi Adası

“İŞBİRLİĞİNİN KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNU BİLDİRDİK”

Sözcü Keçeli bugün düzenlediği toplantıda diğer önemli gündem maddelerine ilişkin açıklamalarda da bulundu.

Sözcü Keçeli, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın son dönemde 70’den fazla ikili görüşme yaptığını ve Birleşmiş Milletler (BM) üyesi ülkelerin üçte birinin Dışişleri Bakanları ile son 3-4 haftalık süreçte görüştüğünü kaydetti.

7. Türkiye-ABD Stratejik Mekanizma Toplantısı kapsamında yapılan ABD ziyaretine değinen Keçeli, “Terörle mücadele alanında bizim Amerika Birleşik Devletleri’ne çok net bir mesajımız oldu. Biz onlara PKK/YPG ve FETÖ ile ilgili beklentilerimizi net bir şekilde ilettik. Müttefik bir ülkenin, ülkemizin güvenliğini hedef alan terör örgütleriyle işbirliği yapmasının asla kabul edilemez olduğunu belirttik.” dedi.

Keçeli, “Türkiye-ABD stratejik ilişkilerinin daha fazla derinleşmesinin önündeki en büyük engelin ABD’nin YPG’ye vermekte olduğu destek olduğunu aktardık. Bu çalışma grubunun görüşmelerinde DEAŞ ile mücadele konusu da ele alındı ve önümüzdeki dönemde terörle mücadele konusunda teknik düzeyde düzenli istişareler yapılması konusunda mutabık kalındı.” değerlendirmesinde bulundu.

F-16 VE F-35 KONUSU DA ELE ALINDI

Keçeli, ABD ile temaslarda savunma sanayisi alanında işbirliği için atılması gereken adımların da konuşulduğunu belirterek, bu konudaki kısıtlamaların kaldırılması gerektiğinin ABD’li yetkililere iletildiğini söyledi. Türkiye’nin CAATSA yaptırımlardan çıkarılma talebinin tekrar vurgulandığını aktaran Keçeli, F-16 ve F-35 konusundaki süreçlerin de ele alındığını bildirdi.

Keçeli, ABD ile 30 milyar dolarlık ticaret hacminin 100 milyar dolar bandına çıkarılmak istendiğini söyledi. Enerji alanındaki işbirliğinin değerlendirildiğini belirten Keçeli, sıvılaştırılmış doğal gaz ve nükleer enerji konularında görüşmelerin sürdüğünü vurguladı.

ABD’NİN GAZZE’YE SEYYAR LİMAN İNŞA PLANI

Keçeli, ABD’nin Gazze’ye seyyar liman inşa etme planları hakkındaki soruyu yanıtlarken, “Birincisi, bu eğer Amerika’nın Gazze’deki insani felaketi kabul etmesi anlamına geliyorsa iyi bir gelişme. Öte yandan, biz karayoluyla çok daha kolay, çok daha ucuza, çok daha etkin bir şekilde yardım ulaştırılması mümkünken birtakım daha az etkili denemelerde bulunulmasını doğru bulmuyoruz.” ifadelerini kullandı.

Gazze’ye yardımın Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) üzerinden olmasıyla ilgili Keçeli, “GKRY’nin muhatabı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) makamlarıdır. Dolayısıyla onlar bu konuda gerekli yorumda bulunacaklardır. Bizim açımızdan söyleyeceğim tek şey, biz KKTC’nin Doğu Akdeniz’deki haklarının bir şekilde zedelenmesine, ihlal edilmesine izin vermeyiz.” dedi.

RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI

Rusya-Ukrayna Savaşı konusunda her iki taraf için de uygun şartlar oluştuğunda barış müzakerelerine dönülmesi gerektiğini tekrarladıklarını aktaran Keçeli, “Karadeniz’deki seyrüsefer güvenliğinin sağlanması konusu da ele alındı. Ayrıca biz Amerikalılara uluslararası yükümlülüklerimize uygun bir biçimde sürdürdüğümüz ticari ilişkilerin ABD tarafından herhangi bir kısıtlamaya tabi tutulmaması gerektiğini aktardık.” diye konuştu.

Keçeli, Suriye’de Türkiye ile ABD’nin siyasi sürecin tekrar başlaması konusunda mutabık olduğunu hatırlattı. İki ülkenin de insani yardımların kesintisiz biçimde Suriye’ye ulaşması konusunda aynı düşündüğünü söyleyen Keçeli, Suriye’nin geleceği konusunda ABD ile teknik düzeyde görüşmelerin devam edileceğini aktardı.

Keçeli, Azerbaycan- Ermenistan arasındaki barış görüşmeleri sürecine ilişkin, sürecin desteklendiğinin ABD tarafına iletildiğini söyledi.

Doğu Akdeniz ve Kıbrıs, Yemen, İran ve Libya gibi konuların da gündemde olduğu dile getiren Keçeli, bu konularda diyaloğun devam etmesi ve ortak çalışmalar yürütülmesi konusunda da mutabık kalındığını bildirdi.

Keçeli, savunma sanayi alanındaki işbirliği engellerine ilişkin, bu konuda Senato’da “olumlu” yaklaşım gözlemlendiğini, ilerleyen dönemde ABD ile “müttefiklik ruhuna uygun, karşılıklı saygı ve karşılıklı çıkarlar temelinde” görüşmelerin sürdürüleceğini söyledi.